Köpük Yöntemiyle Varislerden Kurtulun

Köpükle varis tedavisi, varis hastalarına cilt üzerinden uygulanmakta olan bir yöntemdir. Skleroterapi ve iğne tedavisi olarak da tabir edilen yöntem her varis hastasına uygulanabilir özellikte olsa da hangi hastanın hangi yöntemle veya yöntemlerle tedavi olacağı muayene sonucunda netlik kazanır. Yazımızda köpükle varis tedavisi nasıl yapılır, avantajları nelerdir, hangi tip damarlara uygulanır ve yan etkileri nelerdir gibi bir çok merak ettiğiniz sorunun yanıtını bulabilirsiniz.

Köpük ve skleroterapi yöntemlerinde kullanılan ilaç aynıdır. İlacın saf bir şekilde enjekte edilmesine skleroterapi denilmektedir. Hava ile reaksiyona sokulduğunda köpük benzeri bir hal aldığından ise köpükle tedavi olarak bilinmektedir. Skleroterapi veya köpük uygulamasının hangisinin tercih edileceği de muayene doğrultusunda belirlenebilmektedir.

Köpükle Varis Tedavisi Nasıl Yapılır?

Son yıllarda ameliyatsız varis tedavisi adına geliştirilen yöntemlerden biri olan ve oldukça popüler şekilde uygulanan köpük tedavisi muayenehane ortamında bile uygulanabilecek pratik bir yöntemdir. En büyük avantajı ise tedavinin ardından hasta sosyal hayatında herhangi bir kısıtlamaya maruz kalmadan günlük yaşantısına ara vermeden devam edebilmektedir. Yöntem tecrübeli eller tarafından doğru bir şekilde kullanıldığı taktirde hasta memnuniyeti %95 oranında olur.

Klasik ameliyat ile yapılan tedavilerde amaç varisli bölgede ki hastalıklı damarların kesi uygulanarak çıkarılmasına dayanırdı. Köpük yönteminde ise cilt üzerinden hastalıklı olan damara özel bir ilacın enjekte edilmesi ile tedavi uygulanmaktadır. Bu özel ilaç hastalıklı damarın tahrip olarak işlevini yitirmesini sağlamaktadır.

Klasik ameliyatlarda kesi uygulanarak çıkarılan damar, köpük yönteminde özel bir ilacın kullanılması, radyofrekans ve lazer yöntemlerinde ise ısı ile yok edilmektedir. Yöntem her ne olursa olsun aslında amaç hastalıklı damarın çıkarılmasına veya tahrip edilmesine dayanmaktadır.

Köpük yada skleroterapi olarak bilinen bu yöntemde kullanılmakta olan ilacın ticari adı Aethoxysklerol olup aktif maddesi ise  Lauromacrogol 400 (polidokanol)’dür.

Köpük Tedavisinin Klasik Ameliyata Göre Avantajları

• 0.1mm ile 25mm arasındaki boyutlara sahip tüm varislerin tedavisinde başarılı bir şekilde uygulanabilmektedir. Klasik ameliyatlarda ise sadece çok kalın olan damarlar çıkarılabilmektedir.
  
• Tedavi bitiminde yatak istirahati gerekmez ve hastanın sosyal hayatında hiç bir değişiklik olmaz. Klinikten çıktıktan itibaren iş, okul ve sosyal hayatına ara vermeden devam edebilir.
  
• Kesi ve dikiş gibi durumlar söz konusu olmaz ve bununla beraber narkoz veya lokal anestezi gerektirmez. Oldukça konforlu bir tedavi yöntemidir.
  
• Cerrahi yöntemlere göre çok daha minimal ve geçici morluk yada şişlik olabilmektedir.
  
• Ameliyatta olduğu gibi haftalarca bandaj sarmak, varis çorabı giymek gibi dezavantajlar söz konusu değildir.

Köpük Yönteminin Yan Etkileri Var mı?

Çok ciddi yan etkileri yoktur. Tedavinin uygulandığı damar içerisinde bölgesel pıhtılaşma meydana gelebilir. Aslında bu yan etki değil ilacının etkisinin bir dönemidir. Orta düzeyde ağrı söz konusu olabilir. Teorik olarak emboli riski söz konusu olsa da nadir görülen bir durumdur. Köpük uygulanan bölgede kızarıklık, morluk ve şişlik gibi durumlar etkinin bir parçası olduğu için yan etki olarak değerlendirilmemelidir. Köpük yöntemi uygulanan bazı hastalara sadece köpük yetersiz kalabilir ve radyo frekans yada lazer gibi cihazlarda gerekebilir. Bu doğrultuda tüm tedavi yöntemlerini uygulamakta olan klinikleri araştırmanız önerilir.

Köpük Yönteminin Skleroterapiye Göre Üstünlükleri

• Köpük yönteminde ilaç köpürtüldüğünden dolayı skleroterapiye göre daha fazla damarın tedavi edilmesini sağlar. Bu şekilde seans sayısında da azalma görülür.
  
• İlaç miktarı azaldığı için damarın vereceği reaksiyon daha az olur.
  
• Daha az flebit ve pıhtı oluşur ki bu durum sonrası şişlik ve ağrının da daha az olmasını sağlar.
  
• Çok ince veya çok kalın varislere rahatlıkla uygulanabilir.
  
• Oluşabilecek leke miktarı çok daha azdır ve daha erken düzelir.
  
• Az miktarda ilaç kullanıldığından damar dışına kaçması ciddi bir sorun yaratmaz.
  
• İlaç miktarı az olduğundan çok daha ekonomiktir.
  

Köpük Tedavisi Kimlere Uygulanamaz?

• Tedavide kullanılmakta olan ilaca alerjisi olan kişilere
  
• İleri boyutta atardamar hastalığı olanlara
  
• Hareket edemeyen yatalak hastalara
  
• Diyabet hastalarına (düzeyine bağlıdır)
  
• İleri derecede obezite durumu olanlara
  
• Hamilelere
  
• Pıhtılaşma eğilimi yüksek olan hastalara
  
• Varis çorabı ve bandaj kullanamayanlara
  
• Derin ven trombozu geçirenlere

Köpük El Varislerine Uygulanabilir mi?

Bacaklara uygulanabilen ve oldukça avantajlı olan köpük yöntemi el varisleri içinde uygulanabilir. Hem köpük hem de skleroterapi tedavisi uygundur. Damarların durumuna göre bir kaç seansta gerekebilir. Çoğunlukla tek seans yeterli olmaktadır.

Ellerini kullanarak ağır işlerde çalışan insanlarda bazen de genetik sebeplerle ellerinde damar genişlemesi meydana gelen kişiler estetik açıdan da oldukça rahatsız olabilmektedir. Köpük tedavisiyle bu damarlar rahatlıkla tedavi edilebilir.

Sık Sorulan Sorular

Köpük (iğneyle varis tedavisi) yöntemi kaç seans sürüyor?
Tercih edilecek seans sayısı tamamen varisli damarların boyutu, yaygınlığı ve şekli ile ilgilidir. Seans gerekip gerekmeyeceği muayene esnasında belirlenmektedir. Anlaşılacağı üzere kişiye özel uygulanan bir tedavi olup standart değildir.

Uygulama ağrılı mı?
Kesi ve dikiş gerektiren bir tedavi olmadığı için narkoz ve lokal anestezide uygulanmaz. Çok minimal bir ağrı olsa da dayanılamayacak düzeyde değildir.

Morluk ve şişlik gibi durumlar görülür mü?
Yazımızda da belirttiğimiz gibi tedavi ardından küçük morluk ve şişlikler olabilir ancak bunlar etki sürecindendir. Bir süre sonra şişlik ve morluklar kaybolmaktadır.

Başarı oranı nedir?
Köpük yöntemi oldukça yaygın kullanılan bir yöntem olup tecrübeli eller tarafından doğru şekilde kullanıldığı taktirde başarı oranı oldukça yüksektir. Bazı durumlarda radyo frekans ve lazer gibi teknolojilerle kombin şekilde kullanılması gerekebildiğinden tüm tedavi teknolojilerini kullanan klinikler araştırılmalıdır.

İşlem ne kadar sürüyor?
Kesi, dikiş ve benzeri durumlar söz konusu olmadığından uygulama varislerin durumuna göre değişiklik gösteriyor olsa da genellikle 5-30 dakika civarında sonlandırılmaktadır. Hasta tedavi sonrasında günlük hayatına devam edebilmektedir.

Hamilelere yapılabilir mi?
Bu konuda bilimsel ve net bir bilgi yoktur ancak çoğu uzman hamilelik döneminde uygulamama taraftarıdır. Zaten hamilelik döneminde varisler artış göstermektedir. En doğrusu hamilelik dönemi sona erdikten sonra varislerin durumunu görerek karar verilmesidir.

Referanslar:

1. Op. Dr. Orhan Coşkun – ideatip.net varis tedavisi
2. Danielsson, G., Eklof, B., Grandinetti, A., & L. Kistner, R. (2002). The influence of obesity on chronic venous disease. Vascular and endovascular surgery, 36(4), 271-276.
3. Alderman D B. Esansiyel kutanöz telenjiektaziler için tedavi. Postgrad Med. 1977; 61 :91-95. [PubMed]
4. Duffy DM. Küçük damar skleroterapisi: genel bir bakış. Adv Dermatol. 1988; 3 :221–242. [Google Akademik]